Kirkagac Tarihi - SİLEDİK KÖYÜ

   Mehmet Gönlüaçık                  logo 



Üye Panelİ

Anket

    • Sitemizi Nasıl Buldunuz?

      View Results

      Yükleniyor ... Yükleniyor ...
  • Reklamlar

    SON YORUMLAR


      Warning: Use of undefined constant comments - assumed 'comments' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/tatc123/kirkagactarihi/wp-content/plugins/get-recent-comments/get-recent-comments.php on line 928

      Warning: Use of undefined constant comments - assumed 'comments' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/tatc123/kirkagactarihi/wp-content/plugins/get-recent-comments/get-recent-comments.php on line 928

      Warning: Use of undefined constant trackbacks - assumed 'trackbacks' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/tatc123/kirkagactarihi/wp-content/plugins/get-recent-comments/get-recent-comments.php on line 929

      Warning: Use of undefined constant trackbacks - assumed 'trackbacks' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/tatc123/kirkagactarihi/wp-content/plugins/get-recent-comments/get-recent-comments.php on line 929
    You are here: Home » KÖYLER » SİLEDİK KÖYÜ
    yazarYazar: Mehmet Gönlüaçık | tarihTarih: 3 Eylül 2013 / 21:00 | etiketEtiketler:

    siledikGünümüzde SİLEDİK , Tarihte Stratonikeia (Hadrianoupolis)

    Orada bir köy var uzakta gitmesekte, görmesekte tanımak lazım diye düşünerek bu hafta köşemde Kırkağaç’ın şirin bir köyü olan Siledik ‘i sizlere elimden geldiğince tanıtmak istiyorum. Kırkağaç – Gelenbe karayolu üzerinde kurulu olan siledik Köyü bulunduğu mıntıka itibarıyla yüzyıllardır stratejik bir öneme sahip olmuştur. Ne yazık ki günümüzde ise bu önemini yitirmiş, kaderiyle baş başa bırakılmıştır.

    Siledik Köyümüzün öncelikle antik dönem tarihini anlatmak istiyorum. M.Ö.III. yüzyılın ilk yarısında, Batı Anadolu’ya egemen olan Seleukos Kralı I.Antiokhos’un eşinin ismi de Stronikei idi. Seleukos kralı karısının adına bu kenti kurdurmuş, buraya ülkesinin başka başka kentlerinden aileler getirerek iskan etmiş ve kentin adını Stronikei koymuştur.Karia bölgesinde, Muğla’nın Yatağan ilçesinin olduğu yerde, aynı isimde bir başka kent daha vardır onun adıda stronikei’dir bu iki şehir tamamiyle farklı şehirlerdir.

    Tarihte ilk kez ismi Attalos’un oğlu Aristonikos’un yakalanmasıyla geçmiştir. Aristonikos Pergamon devletini yeniden kurabilmek için Romalılarla savaşmış ve ancak başarılı olamayarak, esir düştükten sonra Roma’da öldürülmüştür.Şehrin adı Roma döneminde, Stratonikeia Hadrianus,Bergama krallığı döneminde ise bergama krallarından Hadrianın kenti ziyareti sonrası da Hadrianoupolis ismini almıştır.Stratonikeia ile ilgili kalıntılar günümüze pek gelememiştir. Köyde göze çarpan ve zar zorda olsa hala ayakta kalmayı başarabilen iki eser vardır. Bunlardan birisi pek çok değişime uğramış olsada eski roma hamamı ile bazı katları yıkılmış olan kule ev’dir. Kule ev Kırkağaç sınırları içinde başka bir örneği olmayan bir yapıdır. Yüzyıllardır ayakta kalmayı başaran bu bina, bu günlerde yıkılmanın eşiğine gelmiştir.Hamamın ve kule ev’in resimlerindende içler acısı durumları anlaşılmaktadır. Yine siledik köyünün çevresinde çeşitli dönemlere ait mezar kalıntıları mevcuttur. Ne yazık ki siledik tepesinin zirvesinde olması gereken Muhkem kaleden geriye hiç bir nesne kalmamıştır. Sadece kalenin surlarının yükseldiği temel kısımlarının olduğu yerler dikkatli bakan gözlerce görülebilmektedir. Yüzyıllar içinde kurulan ve gelişen kent yine çeşitli zamanlarda farklı kavimlerin egemenliğine girerek pek çok kez el değiştirmiştir. Lidya,roma,bizans,bergama devletlerinin çekişmelerine sahit olmuştur. Stratejik öneminden dolayı bu şehir için çok kanlı savaşlar yapılmıştır. Günümüzde toprağını işleyen çiftçiler tarafından o dönemlerden kaldığı düşünülen ok ve mızrak uçları ile çeşitli savaş aletleri bulunmaktadır. Yine siledik köyü mezarlığı ile komşu Yağmurlu köyü mezarlığında antik dönemden kalma taş ve sütünlar bizim atalarımız tarafından mezar yerlerinin kaybolmaması için bulundukları yerlerden alınarak müslüman mezarlarının başlarına işaret taşı olarak konulmuştur. Bazılarında yazılar görülmektedir. Fakat bu yazıların tercümesi için bir çalışma yapılmamıştır. Antik dönemden kalan önemli belgelerden biride kullanılan paralardır. günümüzde iki adet antik para bulunarak tasnif edilmiştir.Resimleri alt kısımdadır. Tarihte siledikten bergamaya su yolu olduğu halk tarafından tevatür yoluyla dilden dile anlatılagelmiştir. Fakat bu konuda elde ne bir belge, nede bir kalıntı mevcuttur. Bu konunun doğruluğunu ispatı için bir çalışmada yapılmamıştır. Anlatılanlar sadece tevatürden ibarettir. Tarihte çok suya sahip olduğu düşünülen köy,günümüzde ise içme suyu sıkıntısı çekmektedir. Bu sıkıntı dahi gösteriyor ki siledikten bergamaya su götürmek sadece bir hayal ötesi maceradır. Günümüzde siledik tarihini gün yüzüne çıkarmak için geçtiğimiz yıllarda bir ön kazı çalışması yapılmış, kayda değer bir esere rastlanılmamıştır. Resimleri alt kısımdadır.

    Şimdide günümüz silediğin tarihine biraz değinelim. İlk 0larak Siledik isminin nereden geldiğine bakmak gerekir diye düşünüyorum. Türkçemizde siledik kelimesinin tam bir karşılığı bulunmamaktadır , fakat kelimeyi ikiye bölüp inceleyecek olursak sile kelimesinin manası ağzına değin dolu demektir. ^^dik^^ ise burada bir tamamlama eki olarak kullanılmıştır. Bu ismin neden verildiği ise köyün kuruluş hikayesinde gizlidir. Osmanlılar döneminde bir göçer ailesi ; köy meydanında hala akmakta olan çeşmenin yakınına gelir ve yerleşirler. Zamanla başka başka ailelerininde gelip yerleşmesiyle yerleşim yeri köy halini alır. Sahip olduğu konum itibarıyla yerleşim alanı daralan ve yeni yerleşimcilerin hala köye akın etmesi nedeniyle zamanın köy ileri gelenlerinin yeni gelen yerleşimcilere ^^Köyü Siledik^^ diye yerleşime izin vermeyeceklerini belirtmelerinden dolayı,^^ Köyü siledik ^^sözü halk arasında ağızdan ağıza dolaşarak ^^Siledik^^ olarak yerleşir ve sonraki yıllarda köy bu isimle tanınmaya başlar.

    Köy hakkında günümüze ait kısa kısa bilgiler verecek olursak şöyle sıralayabiliriz; Köyün ocak 2012 tarihi itibarıyla 35 bacası tüten hanesinde kadın, erkek ve çocuk olarak 128 kişiden ibaret bir nüfusu vardır. Bacası tüten diyorum çünkü günümüz köyünde göçler sebebiyle pek çok hane boşalmış; kimisi yıkılmış, kimisi ise baykuşlara mesken olmuştur. Köy sınırları içinde hiç bir sanayi tesisi yoktur. Köy halkı geçimini rençberlik yaparak sağlamaktadır. Zeytin, tütün,kavun ve buğday vb. belli başlı yetiştirilen ürünlerdir.

    Köyde bazı aileler küçük ve büyük baş hayvan yetiştiriciliğide yapmaktadır. Kümes hayvanları ise hemen hemen bütün evlerde var gibidir. Köyde halkın oturup kaynaştığı bir kahvehane yoktur. Buluşma mekanı olarak ise; bu günlerde cemaatide yok denecek kadar azalmış olan, kuruluşunu gösteren bir kitabeye sahip olmayan fakat 18 nci yüzyıl yapım özelliklerini taşıyan caminin odası kullanılmaktadır.

    Köyde okul olmaması sebebiyle az sayıdaki öğrenci taşımalı eğitim yöntemiyle başka bir köyde eğitim görmektedirler. köyde okuma yazma bilmeyen olmamasına karşın, ne yazık ki köyümüzden çeşitli meslek branşlarında istihdam olan kimse yok gibidir. Cumhuriyet tarihinde sadece köyden bir kişinin orduda görev yaptığı, onunda emekli olduktan sonra köy dışında başka bir yere yerleştiği muhtar tarafından dile getirilmiştir. Bununla beraber kök itibarıyla siledik köyüne akraba bağıyla ilişkisi olan iki ünlü kişiye sahiptirler. Bunlardan birisi sanat dünyasından, birisi ise siyaset alanındandır. Fakat ne acıdır ki her ikiside kökleri itibarıyla ilişkili oldukları köye hiç bir fayda getirememişlerdir. Muhtara söz verdiğim için bu kişilerin isimlerini burada zikretmekten imtina edeceğim.

    Köyde halkın günlük alışveriş yapabileceği bir bakkal dükkanı yoktur. Alış veriş için ilçe merkezi veya yakın beldelere gidilmektedir.

    Köyün kanalizasyon şebekesi yoktur. Bir su şebekesine sahiptir fakat o şebekede çok iptidaidir. Şöyle ki : köyün su ihtiyacı köy çeşmesinin boşa akan suyunun; önüne yapılan kapalı bir havuzda toplanması ve bu suyun bir pompa vasıtasıyla köyün üst kısmına inşa edilen depoya aktarılarak şebekeye verilmesiyle sağlanmaktadır. Ne acıdır ki içme ve temizlik amacıyla kullanılan bu su hiç bir dezenfekten ile dezenfekte edilmeden kullanılmaktadır. Yine köyün katı atıklarının toplandığı her hangi bir çöp alanı bulunmamaktadır. Köy halkı çöplerini boş arsalara ve yol kenarlarına terketmektedirler.

    Köyde sağlık ocağı, sağlık evi, ptt acentası gibi her hangi bir devlet birimi bulunmamaktadır.sadece siledik köyünün tepesinde mevsimlik olarak kullanılan yangın gözetleme kulesi vardır.

    Devlet karayolunun köyün içinden geçmesi nedeniyle ulaşım yolu asfalt, köy sokakları parke taş ile kaplıdır. Köyde telefon olmasına karşın internete bağlanılan bir ev bulunmamaktadır. Medeniyetin yolunun içinden geçtiği bu köyün geri kalmışlığını sokaklarını gezmeden anlamak mümkün değildir. Önümüz bahar, bu köyümüzü tanımak için en azından kır gezmesi için siledik tepesini tercih edebilirsiniz. İnanın bana tepeden manzara çok daha güzel gözüküyor bunu bilmek için oraya gitmek lazım.

    Siledik Köyünü tanımak ve sizlere tanıtmak için yaptığım ziyaretimde, Köyü bana gezdiren ve bilgiler veren köy muhtarı Kadir Aydemir kardeşime köşemden tekrar teşekkür ederim.

    Orada bir köy var uzakta gidelim ve görelim.

    
    Oppss! Hiç yorum yapılmamış!
    İlk yorumu neden sen yapmıyorsun?

    YORUM YAP

    İsim:
    Email:
    Site:
    Yorum:

     
    sosyal imleme yemle.com - sosyal imleme goggu.com - sosyal imleme popzu.com - sosyal imleme imle.coresim upload