SAKARLI KÖYÜ

Sakarlı ; Kırkağaç merkeze uzaklığı 30 km olan şirin bir köyümüzdür. İzmir-İstanbul devlet karayoluna uzaklığı 5 km.dir. yolu asfalt ulaşımı gayet kolaydır. Gelenbe Nahiyesinden Balıkesir istikametine dönüldüğünde yaklaşık 5 km. sonra  sol tarafa dönen bir yol ile köye ulaşılır. Denizden yüksekliği ortalama 405 metredir.İsmi sakın sizi yanıltmasın aşağıda  anlatacağım gibi burada kullanılan sakar kelimesi halk arasında olan yaygın manada değilde; Köyün isminde belirti,iz, leke gibi anlamında kullanılmıştır. Yoksa köyde yaşayan ahalinin hepsi misafirperver, güler yüzlü ve çok dikkatli insanlardır.Köyün ahalisi muhacir kökenlidir,  kuruluşu çok eskiye dayanmaz. Köy;  sultan Birinci Abdülhamid Han  zamanında savaşlar sonucu Balkanlardan göç etmek zorunda kalan müslüman halk tarafından kurulmuştur. Köyün kuruluşunun bilinen hikayesi şöyledir: Balkanlardan göçen insanlara rehber olup buraya getiren, bir bakıma onlara önder olan zatın yüzünde şakaklarına yakın çok dikkat çekici şekilde bir leke olmasından dolayı zamanın insanları bu zatı birbirlerine tarif ederlerken yüzündeki lekeye atfen  ^sakarlı Bey^^ olarak anlatmışlardır. Sakarlı Beyin; köyün meydana gelmesi ve tanınmasında pek çok hizmeti geçtiğinden zaman içinde bu köy, civar ahali tarafından ^^sakarlı bey^^ köyü olarak tanınmaya başlamış,zaman içerinde  ise Bey kısmı terkedilerek bugünkü ismiyle anıla gelmiştir. Köyde 238 kişi yaşamaktadır. Köyün kışları açılan bir kahvehanesi vardır. Köyde bakkal dükkanı bulunmamaktadır. Alış veriş için Gelenbeye veya merkeze gidilmektedir. Köyün halkı ziraat ile uğraşmaktadırlar. Köy; suyu bol ve bereketli tarlalara sahiptir.Tütün, kavun, zeytin, buğday, arpa, nohut gibi ürünler yetiştirilmektedir. Köyde bir adette sera bulunmaktadır. Küçük ve büyük baş hayvan yetiştiriciliği yapılmamaktadır. Bu hayvanlardan köylüler sadece ihtiyaçları kadar beslemektedirler. Yine her evde kendi ihtiyaçları kadar kümes hayvanları bulunmaktadır. Köy çocukları taşımalı eğitim gereği gelenbe’de okumaktadırlar. Okur yazar oranı yüksek olan köylerimizdendir, köyümüzden neredeyse her meslek dalından bir kişi bulunmaktadır. Bu köyden en çok öğretmen, imam, silahlı kuvvetler ile emniyet teşkilatında görev alanlar çıkmıştır. Bir yandanda emekliler yurdu gibidir. Çalıştığı yerlerden emekli olanların büyük bir kısmı köylerine geri gelip yerleşmekte ve ziraat ile uğraşmaktadırlar. Köyün temiz su  ve atık pis su  şebekesi bulunmaktadır. Köyün belli bir çöplüğü yoktur, katı atıklar gömülerek veya yakılarak imha edilmektedir. Köy sınırları içinde herhangi bir sanayi tesisi bulunmamaktadır. Refah seviyesi yüksek köylerimizdendir. Köy yolları kilitli parke taşları ile kaplıdır. Bu köyümüz için bilinmesi gereken en önemli bilgi ise şudur; ilçemiz ovasının ortasından geçen bakır çayının en büyük ayaklarından biri bu köy sınırlarından doğmaktadır. Bu sebeble köy su açısından oldukça zengindir.Köyde antik döneme ait çeşitli bulgulara rastlansada; ne yazık ki  bunların hiç biri şimdiye kadar kayıt altına alınmamıştır. Köyümüzün karşıdan göründüğünde en dikkat çekici yanı, köyün imece usulü ile inşaa edilen  camisidir. Yaklaşık 300 kişi alan camii süslemeleri ile görülmeğe değer bir ibadethanedir. Köyün rakım olarak merkezden yüksekte olması nedeniyle; kışları sert, yazları ise ılıman geçmektedir.