ÇİFTEHANLAR CAMİİ DUVAR RESİMLERİ

Kırkağaç Çiftehanlar camiinin en dikkat çeken köşelerinden  biride duvarlardaki resimlerdir. Gerçeklerin üzerine biraz da hayal gücü kullanılarak cami duvarlarına nakşedilen resimler, seyredenler için neredeyse ilk günkü canlılığını korumaktadırlar.Bunda en büyük katkı yine resimlerin çizimlerinde kök boyaların kullanılmış olmasıdır. Bazılarının çizimi gravür resim şeklini hatırlatmaktadır.  Kıble duvarı hariç diğer duvarlar üzerinde sekiz tane tablo resim bulunmaktadır. Şimdi bunları sırasıyla inceleyelim :

Müezzin mahfili arkasındaki duvara çizilmiş olan üstteki bu resim; Çiftehanlar Camiinin yapıldığı tarihteki ilk şeklini tasvir etmektedir. Camimizin böyle kesme taşlarla örülü olduğunu 1991 yılındaki caminin dış sıva yenilemesi çalışması sırasında eski sıvanın kaldırıldığında bizzat görmüştüm. Caminin ilk yapıldığı yıllarda dışının sıvasız olduğu , bu işlemin büyük ihtimal 1950′li yıllardaki kapsamlı tadilat sırasında yapıldığını söyleyebilirim. Yine son cemeat yerinin açık olduğu bu resimde bariz bir şekilde belli olmaktadır. Kıble duvarı üzerinde yükselen alınlığında  bu tadilat sırasında kaldırılmış olması büyük ihtimaldir. Yine camiinin etrafında görülen binalardan bu güne ulaşan yoktur. Selvilerin yoğun olduğu  kısım, caminin külliye binalarıdır . Diğer ağaç çizimleri hayali gibi gözüksede , büyük bir evin avlusu resmedilmiş gibidir.Minare ise günümüze külahının küçülmesi dışında hiç bir değişikliğe uğramadan ulaşmıştır.

Kuzey duvarındaki bu  resme ^^İstanbul Boğazı^^ ismini versek yanlış olmaz. Görüldüğü üzere bir su yolunun iki tarafına kale burcu resmedilmiş, üzerleri ise ateşlenmiş olan top resimleri ile doldurulmuştur.Bu resim kesin olarak istanbul boğazını ve iki yakadaki hisarları temsil etmektedir. Soldaki hisar Anadolu hisarıdır. Bunu yanında gözüken camiiden anlıyoruz çünkü  pek çok eski gravürde bu hisar ve yanındaki camii çokça işlenmiştir.Bu resim bize yaşanan yüzyıldan pek çok bilgi ulaştırmaktadır. Kale burçları, cami minaresi ve gemiler üzerinde bolca gösterilen bayraklardan yaşanılan zamanın Osmanlının üç Hilalli bayrağından, ay yıldızlı bayrağına geçiş tarihi olduğunu anlıyoruz.Çünkü 1839-1861 tarihleri arasında 22 yıl saltanatta bulunan Sultan Birinci Abdülmecid Han zamanında beş köşeli yıldızın kullanıldığı ay yıldızlı bayrak; Osmanlının resmi bayrağı olarak kabul edilmiştir.Ortada gözüken yandan çarklı gemi ise boğaz ulaşımında kullanılmak için yine zamanın padişahı tarafından ithal edilen gemilerdendir. Ortadaki yelkenli gemiler ise büyük ihtimalle Osmanlı Savaş gemilerinden  kalyon tipi olanlardır.

Batı duvarındaki resimlerdendir.yan yana evler, arkada gözüken selvi ağaçları ve önde gözüken gemi ve kayıklardan çıkaracağımız anlam; burada büyük ihtimal İstanbul Boğazı ifade edilmeye çalışılmıştır. Bu resmin özelliği çizilen nesneler arasında orantı olmamasıdır.

Ressamın hayal gücü ile çizdiği bu resmin en dikkat çekiçi yanı, yaşanılan dönemin meşhur yapılarından ^^kule evin^^ ön plana çıkarılmasıdır. Yalnız ressam burada evi kara yerine denizin içine resmetmiştir. Perdeler ile ise evin gizemine dikkat çekilmektedir.

Batı duvarında bulunan bu son resimde ise zamanın Osmanlı Devletinin bir askeri karargahı anlatılmaktadır.Binaların bulunduğu avlunun içindeki toplar bunu göstermektedir. Avlunun giriş kapısı üstündeki hilal ile ise; Dinin ordunun ayrılmaz bir parçası olduğuna dikkat çekilmek istenmiştir.

Doğu duvarının ilk resmi büyük bir konağı göstermektedir.  Bir avlu ve içindeki ağaçlar resmedilmiştir. Bu resmin en büyük özelliği iç içe iki resmin gösterilmiş olmasıdır. resmin alt tarafına dikkat edilecek olursa küçük küçük selvilerin çizildiği yanlarına ise küçük selvilerle orantılı üç tane bina dikildiği görülmektedir.

Doğu duvarında ortada bulunan resimde büyük bir cami resmedilmiştir. Yeşil ve mavi rengin hakim olduğu görünen özelliğidir.

Duvar resimlerinin en küçüğüdür. Etrafı duvarlarla çevrili bir avlu ve ortasında dinlenmek için bir kamelya çizilmiştir.

Bir sonraki yazımızda Çiftehanlar camiinin bölümlerini ve ilk defa duyacağınız özelliklerini anlatmaya devam edeceğiz